Gelecek Partisi Kurucular Meclisi ve Etik Kurul Üyesi Fatma Şerefoğlu, parti yönetimi ve Ahmet Davutoğlu’na ağır suçlamalar yönelttikten sonra istifa etti.
“10 Ocak 2023 tarihi itibariyle Gelecek Partisi Kurucular Kurulu, Etik Kurulu ve Siyasi Parti üyeliklerimden istifa etmiş bulunmaktayım. “İlk ve son siyasi deneyimimi büyük bir hayal kırıklığıyla noktalıyorum” şeklinde açıklama yapan Şerefoğlu, iki sayfalık yazılı açıklamasında şunları söyledi:
AİLE DOSTLUĞUNA DÖNÜŞTÜ: Ailemin ve çevremin tüm baskılarına rağmen 2016 yılında Sayın Davutoğlu’na yapılan haksızlıklara karşı durdum ve kızımla birlikte onun destekçisi oldum. Bu süreçteki samimi ve cesur iletişimimiz aile dostluğuna dönüştü. 2018 yılında parti kuracağını duyurdu ve ben de Türkiye’nin birçok ilini ziyaretlerinde seve seve yanında oldum. Sayın Davutoğlu’nun daveti üzerine kurucu olarak katıldığım partiye kuruluşu sırasında hiçbir beklentim olmadan hizmet etmeye çalıştım.
PİŞMANIM: Son 3 yılda, muhalefetim nedeniyle Sayın Davutoğlu’ndan iki kez istifa etmesini, bir kez de ihraç edilmesini istedim. kabul edilmedi. Ancak bugün, bu kadar uzun süre saf siyaset sözlerinin havada kaldığı bir yapının içinde yer aldığım için üzgünüm. 3 Aralık 2022’de İstanbul’da Sayın Davutoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirilen Kurucular toplantısında, diğer partilerin durumunun oldukça karışık, çok şükür partimizden önemli bir kişinin ayrılmayacağına dair yaptığı açıklamadan duyduğum şiddetli rahatsızlık, kararımda etkili , il ve ilçe başkanı, örgüt üyesi yapılan yanlışları cesurca eleştirdiği için ayrıldı ya da istifaya zorlandı. Bu açıklama doğrultusunda “önemsiz” arkadaşlarımın yanında onurlu bir duruş sergilemem gerektiği kanaatine vardım.
KADININ ONURU KORUMAYACAK: Genel Lider olarak Sayın Davutoğlu’nun partideki birçok nitelikli arkadaşın kadınların onurunu koruyamadığı ve eleştiriye asla açık olmadığı görüşü pek çoğumuz tarafından karşılandı. Güven ve inanç kaybı nedeniyle bu yapının içinde yer almak anlamsız hale geldi. Giden tüm arkadaşlar gibi benim de nedenlerim ve gözlemlerim vardı ve bu gerekçeleri yapının düzgün ilerlemesi için Sayın Davutoğlu’na ve inandığım diğer paydaşlara açık bir şekilde ifade ettim.
ENDER BEY’İN İSTEĞİ: Kongre tarafından seçilen Sakarya’nın fedakar kurucusu ve II. Haksızlığın karşısında durmak için yola çıktıysak, duruşumuzu göstermemiz gerekiyordu ama ben en büyük kırılmamı ilk sarsıntıda yaşadım. Zira parçası olmaktan utandığım ve son 1 yıldır herhangi bir faaliyette bulunmadığım Etik Kurul başkanı tek karar mercii olduğunu beyan ederek son aşamada devreye girmiş ve olmayı tercih etmiştir. adaletten çok güçlünün yanında yer aldı ve Nadir Bey’in istifasına sebep oldu.
TOPLU GEREKSİNİMLER: Yine aynı Etik Kurul Başkanı, başta taciz ve adam kayırma sorunları olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanından çok sayıda üye şikayeti gelirken, ilk kurul trollerin ucuz iftiralarıyla üzerimde ilk girişimini denedi ve başarısız oldu. onurlu duruşumdan Örneğin Manisa ve birçok ilde vasıfsız liderler yüzünden başarılı arkadaşların mobbing ve toplu istifaları görmezden gelindi.
MOBİNG TALEP: Yurt dışından ret daveti ile getirilen, aslında donanımı ve kalitesi yapının çok üzerinde olan bir kadın kurucu da kendisine yönelik mobbing ve kadınlarını gölgeleme girişimleri nedeniyle istifa etti. Eski milletvekillerimizden Mustafa Öztürk gerek ilke eksiklikleri gerekse telaffuz ve uygulama farklılıklarından dolayı bu yapıda yer almak istemediği için istifa etmiştir. Tabii adını saymakla bitiremeyeceğim birçok arkadaşım bu ve buna benzer sebeplerle ayrılırken ahlaksız, değersiz ve biat edenler ödüllendirilmeye devam ediyor.
TEHDİT ETTİM: İlk günden itibaren partinin çoğunluğu iktidar partisinden gelen trollerden oluşuyordu ve ne yazık ki bu troller kendi aralarında olmayanları temizlemeye çalışıyordu. Burada da alçakça tehdit edilerek Sayın Davutoğlu’nun mafyacı akrabası Suat Arkan aracılığıyla nasibimi aldım. Partide kadınlara yönelik taciz rahatsız edici bir hal almıştı, hepsinin delilleri paylaşıldı ama ısrarla üç maymun oynandı. Son örnek, söz verilmesine rağmen 14 aydır görevden alınması beklenen Genel Lider Danışmanlarından biriydi. Maalesef kapalı kapılar ardında söylenenler dikkate alınmadı.
NEOPİTİZM TEPE’Yİ YAPTI: Bu yola çıkarken, yaşadıklarını onlara yaşatmayacak bir Genel Önder ve oluşum inancına sahip olarak, bir sivil toplum kuruluşu mensubu hassasiyetiyle görev üstlendim. Ancak nepotizmin (nepotizm) dorukta olduğu, çoğunluğunu vasıfsızların oluşturduğu bir yapıda daha fazla ismimin kirlenmesine izin veremezdim. Kaygısı koltuk değil, vatana hizmet eden siyasetçilerin görev üstleneceği, insanların huzur ve refah içinde yaşayacağı bir ülke olmasını temenni ediyorum. (HABER MERKEZİ)
